Klimalardan Önce Nasıl Serinliyorduk

Klima icat edilmeden önce, hatta daha da eski zamanlarda da sıcaklık bazı bölgelerde bunaltıcı seviyelerdeydi ve insanlar kendilerini serinletmek için farklı çözümler üretmekteydiler.

Bunlr arasında en bilinen yöntem yeraltında yaşam alanı oluşturmaktı. Serin olmasının yanı sıra daha güvenli ve savunma sağlayan yeraltı evleri iklim açısından da kontrollü sıcaklık değişimi ile yaşamak için ideal alanlardır. Hatta Kapadokya tamamiyle yer altına inşa edilmiş şehirlere bir örnektir. Yeraltında yaşama fikri pek çok insan için cazip olmasa da günümüzde de inşa edilen evlerin alt katlarının, bodrumlarının daha serin olduğu bir gerçektir.

Bir başka çözüm ise duvarları kalın olan yaşam alanları oluşturmaktı. Bilindiği gibi mağaraların serin kalmasına neden olan etmenlerden biri sahip olduğu kalın duvarlardır ve mağara döneminden sonraki zamanlarda da insanlar taş evler inşa etmiş ve evlerin duvarlarını kalın yapmışlardır. Kalın duvarlar evin sıcaklığı stabil hale getirerek daha serin bir ortam sunmaktadır. Kalın duvarlar kış mevsiminde geç ısınsa da yaz ayların da yaşamak için ideal alanlar oluştururlar.

Tavanı yüksek yapılarda özellikle sıcaklıkların çoğu zaman yüksek seviyelerde olduğu iklim koşullarında oldukça tercih edilen bir yöntemdir. Eski binalara bakıldığı zaman genellikle yüksek tavanlara sahip oldukları görülür. Bu da içersini serin tutmak adına başvurulan yöntemlerden biridir. Yüksek tavanlı binalarda iç hava konveksiyonu söz konusudur. Binanın içerisinde ki ısı yükselerek üst kısımda toplanır ve alt kısımları daha serin hale getirir.

Ağaçların yaşam alanlarına konumunu ayarlamakta oldukça basit ve etkili bir yöntem oalrak karşımıza çıkıyor. Doğu ve Batı taraflarına ağaç dikerek çözüme kavuşturulmuştu. Bu yönlere dikilen ağaçlar yaz aylarında güneş ışığının direkt olarak eve girmesini engellemiştir. Bahar mevsiminde ise dökülen yapraklar ile güneş ışığı girebilmekte ve ev ısınmaktadır. Ayrıca ağaç yapraklarının esintisi de evi serinletmektedir.