Küresel ısınmanın bir sonucu olarak atmosfer istenilen soğumaya erişemez bu da iklim değişikliklerine neden olur ve bunu önlemek adına dünya genelinde başlatılan ve hızla sürdürülen yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanıma geçilmeye çalışılıyor. Bunlardan birisi de Karbon İfşa Projesi.
Karbon İfşa Projesi (CDP)‘nin amacı iklimler üzerinde değişikliğe neden olan etkilerin azalmasını sağlamak ve doğal kaynakların korunmasını ve geri kazanımı kontrol etmek.Dünya çapında ve uluslarası bir kuruluş olan CDP iş dünyasının işleyişi üzerinde de söz sahibi olmaktadır. Bahsedilen rapora göre CDP dünya genelindeki 570 şehirden veriler toplamış ve 100den fazlasının artıl şehir elektriğini çoğunluk hidrotermal enerjiye ait olmakla birlikte jeotermal, güneş, rüzgar gibi doğal kaynaklı yenilenebilir enerjiden ürettiğini gözlemlemiş.
CDP daha önce yayınladığı raporda yenilenebilir enerji kullanan şehir sayısı 40 iken şu an 100 olmuş. Özellikle Oslo, Seattle, Vancouver gibi dünyanın değişik ülkelerinin büyük şehirlerinden gelen bu kullanımın artması sayesinde bu büyük atak gerçekleşmiş. Ayrıca açıklanan listedeki Reykjavik ve Basel şehirleri de dahil olan 42 şehir elektrik enerjilerinin 100% ünü yenilebilir enerjiden karşılıyor. Bahsedilen enerji kaynaklarındaki bu büyümenin nedeni 2017 yılı itibari ile 30 ülkede yenilenebilir enerjinin en ucuz elektrik üretim kaynağı olması. Bunu ispatlayan rapor Dünya Ekonomik Forumu tarafından açıklandı.
Paris Anlaşması’ndan bu yana yapılan çevresel yapılandırma çalışmalarının 2015 yılı itibari ile daha güçlü adımlarla ilerlediği anlaşılan CDP listesindeki şehirler iyi gelişimlerin göstergesi. Yapılan çalışmaların bu kadar hızlanması ve güçlenmesinin nedeni olarak da İklim ve Enerji için Küresel Belediye Başkanları Sözleşmesi’ni imzalayan yedi binden fazla belediye başkanının katkısı ve desteği büyük.