Dünyada enerji ihtiyacımızı karşılamak için öncelikli olarak petrol, kömür gibi yer altından çıkartılan enerjileri kullanıyoruz. Bu enerjiler kısa vadede ihtiyacımızı karşılayacak olsalar bile, elbet bir gün son bulacaklar. Üstelik bu son bulma yaşanmadan önce dünyanın canına okuyup bir köşeye atacaklar. Bazı ülkeler bunun önüne geçebilmek için bu tarz enerji ihtiyaçlarını en aza indirmeye çalışıyorlar. Yenilenebilir enerji kaynakları arasında en üstün olanı biyoenerjidir. Bunun sebebi yüzde yüz doğada bulunan maddelerden elde edilmesi ve maliyetinin düşük olmasıdır. Biyoenerjide yosun, alg, mantar, atık ve organik gübreler kullanılır.
Ülkemizde enerji kaynakları olarak hemen hemen hepsi kullanılmaktadır. Bu enerjileri elde etmek için yenilenebilir enerji projeleri hazırlanmakta. Birçok doğu bölgesindeki boş arazi ve dağlık alana kurulmuş olan paneller sayesinde elektrik enerjisi elde edilmektedir. Karadeniz ve Marmara Bölgesi çoğunluk olmakla birlikte diğer denize kıyısı bulunan şehirlerimizde de dalga enerjisi ile enerji ihtiyacı karşılanmakta. Atıklar her ülkede olduğu gibi bizim ülkemizde de büyük öneme sahip. Hayvan atıklarından, anızlardan, çöplerden ve daha birçok kullanım ömrü bitmiş maddelerden enerji elde ediyoruz.
İnsanoğlu geç de olsa kaynakların tükeneceğinin farkına vardı ve bilim insanları çalışmalara başladı. Dünyanın dört bir yanında her ülkede yapılan çalışmalarla bitmeyen enerjiler kullanılmaya başlandı. Bizden sonraki nesillere bırakacak enerjisi kalmadı. Birleşmiş Milletler ve onun gibi birçok kuruluş koyduğu kurallarla çevreyi ve insanlığı korumaya aldı. İnsanlık bu konuda bilinclendirilmeye başlandı.
Örneğin normalde küçük bir ülke olmasına rağmen bol miktarda petrol rezervine sahip olan orta Amerika ülkesi Kosta Rika, bu olayın farkına vararak tüm imkanlarını yenilenebilir enerjiye aktarmaya başladı. Geçtiğimiz senelerde yenilenebilir enerjiden tüm ülkeye enerji üretme açısından rekorlara imza atan Kosta Rika, bu sene kendi rekorlarını alt üst ederek ilk defa 300 gün boyunca yalnızca yenilenebilir enerjiyi kullanarak ülkenin enerji ihtiyacını karşılamayı başardı.
Bir başka önek olarak İsveç yönetimi, 2016 bütçesinde yenilenebilir enerji kaynaklarına yatırımlar için 546 milyon dolarlık ödenek ayıracağını açıkladı. Güneş enerjisi için yapılan yatırımlar, bir önceki yıla göre yüzde 800 artış gösterecek. Fosil kaynaklı enerjiden özgürlüklerini kazanmakla ilgili takvim henüz net değil ancak, İsveç hükümeti, başkent Stockholm’un 2050 yılına kadar, hiçbir fosil enerji kaynağının kullanılmayacağı bir şehir olacak şekilde planlama yapıyor. Yani özetle tamamen yenilenebilir enerji kaynakları kullanılarak kasabalar, kentler ve hatta ülkeler enerji ihtiyaçlarını karşılayabilirler.