Geçmişten günümüze kadar her zaman Ddeniz yolculuklarında rüzgarın gücünden yararlanılmıştır ve yelkenler vasıtası ile itme gücünden yararlanılan rüzgar deniz taşıtlarının motorsuz bir şekilde hareket etmesine olanak sağlamaktadır. Günümüzde teknolojinin de gelişmesi ile artık deniz taşıtlarında motorlara ve iç kısımda elektriğe ihtiyaç duyulur hale gelmiştir. Çoğu deniz taşıtında içinde insanlarında yaşayabilecekleri odalar bulunmaktadır. Bu odalar barınma ihtiyacına çözüm olarak karşımıza çıksa da insanların taşıt içinde geçirdiği vakit arttıkça diğer ihtiyaçları da ön plana çıkmaktadır. Aydınlatma, yeme içme ve temizlik gibi günlük gereksinimlerin hepsinde elektrik enerjisi hayati bir önem taşımaktadır. Fakat motorlu taşıtlarda bu işler için gerekli olan elektrik genellikle fosil yakıtlar olan benzin veya mazotla çalışan üreteçlerle sağlanmaktadır. Bu durumda hem süreklilik açısından işleri sekteye uğratmakta hem de maliyet açısından külfetli olmaktadır. Bu noktada rüzgar enerjisi ile üretilen elektrik ortaya çıkan bu sorunlar için oldukça avantajlı bir çözüm yolu oluşturur.
Rüzgardan elde edilen kinetik enerji, önce mekanik enerjiye çevrilip sonrasında, elektrik enerjisine dönüştürülerek, sisteme bağlı olan akülere üretilen enerji iletilerek akülerin dolumu sağlanır. Rüzgar enerjisi özellikle gece demir atıldığında olduğu gibi sahilden uzak yerlerde elektrik imkanının olmadığı zamanlarda ve güneş pillerinin de kullanılmadığı anlarda taşıtların ihtiyacını karşılamak için birebirdir. Rüzgar enerjisi yatlarda kolaylık sağlıyor sağlamasına da bu noktada genelde yatların ihtiyaç miktarı göz ardı ediliyor. Rüzgar enerjisi kullanılarak elektrik üretilirken rüzgarı ilk karşılayan nesne yani elektrik üretiminin ilk basamağı rüzgar türbinleridir. Büyük pervaneler olarak adlandırabileceğimiz bu türbinler elektrik üretimi alanında çeşitli boyutlarda bulunabilmektedir. Ürettiği kw miktarına göre hem çapları hem de yükseklikleri değişiklik gösterebilir.
Yat sahibi veya yatla ilgilenen her kimse, öncelikle yatın ihtiyacı olan elektrik miktarını tam olarak tespit etmelidir. Bu miktar tespit edildikten sonra rüzgar türbininin bu miktarın ne kadarını karşılayacağı konusuna gelinir. Genellikle çok fazla kullanılan yatlarda rüzgar türbini kullanılarak elde edilen elektrik yeterli olmamaktadır. Bu noktada rüzgar türbininin kapasitesinin artırılması yoluna gidilebilir ancak bu durumda da havadaki rüzgarın miktarı gündeme gelir. Rüzgar türbinin kapasitesi ne kadar yüksek olursa olsun eğer yeterli miktarda rüzgar yoksa elektrik üretiminde mevcut kapasiteye ulaşılması mümkün olmaz. O yüzden yatın elektrik ihtiyacının hesaplanmasının yanında aynı zamanda seyir halinde olduğu bölgelerdeki rüzgar miktarı ve rüzgarın sürekli olup olmadığı konusu da araştırılmalıdır.