Rüzgar Enerjisi Kullanım Alanları

Rüzgar enerjisi kullanım alanları içinde elektriğin olduğu her alanı sayabileceğimiz gibi hareket içeren sahaları da dahil edebiliriz. Çok eski çağlardan beri deniz yolculuklarında taşıtları hareket ettirmek için rüzgar enerjisinden faydalanılmaktadır. Gemilerde veya küçük teknelerde yelkenler vasıtası ile itme gücünden yararlanılan rüzgar, bugünün teknolojisinde bambaşka bir boyuta taşınmıştır.
Enerji üretiminin yüksek maliyetleri üreticinin yönünü de yenilenebilir enerji kaynaklarına yöneltmiştir. Sonsuz bir kaynak sağlayan bu tip kaynakların en önemlilerinden birisi de rüzgardır. Doğru yöntemlerle inşa edilen bir rüzgar türbini küçük bir mahallenin bütün elektrik enerjisi ihtiyacını tek başına karşılayabilir.

Günümüzde bu yolla bireysel çabaları sayesinde kendi evinin elektrik ihtiyacını karşılayan kişiler de bulunmaktadır. Özellikle Hollanda ve Kanada gibi ülkelerde kırsal kesimde yaşayan insanlar kendi muhitlerini organize ederek toplu elektrik üretimi ve paylaşımı yapmaktadır. Günümüze elektrik üretimi için kullanılan santrallerin çevreye verdiği zararlar büyük tartışmalara yol açmaktadır. Herkesin kabul ettiği bir gerçek vardır ki o da büyük üretim yapılan santrallerin hepsinin doğaya zarar verdiğidir.

Termik santraller havaya salınan zararlı gazlar hem atmosferin yapısını bozar hem de çevrede yaşayan insanların hayatlarını tehlikeye sokar. Nükleer santraller de etrafa yayılma ihtimali olan radyoaktif serpintiler çok geniş alanlarda yaşamı yıllarca olumsuz etkileyebilir.
Yıllar önce yaşanan Çernobil faciasının bugün bile etkileri devam etmektedir. Santrallerin en az zararlı olanı kabul edilen hidroelektrik santraller bile kurulduğu ortamın doğal yapısını bozmakta ve çevresinde yaşayan canlıların yaşam alanını son derece olumsuz etkilemektedir.

Rüzgar enerjisi kullanım alanları elektriğin olduğu her alanı kapsar. Kısaca saymak gerekirse; aydınlatma sistemleri, su depolama alanları, su pompalama sistemleri, soğutma mekanizmaları, şarj sistemleri, tahıl öğütme mekanizmaları ve taşımacılık sektörü ilk akla gelenlerdir. Rüzgar enerjisi kullanılarak yapılan elektrik üretimi tam anlamıyla doğa dostu olarak tanımlanabilir. Çünkü kurulduğu bölgeye hiçbir olumsuz etkisi olmaz ve hiçbir zehirli gaz salınımına neden olmaz. Bu yüzden şimdilik şehirleşmeden uzak yapılan bu tip üretim şebekeleri büyük şehirlerin elektrik ihtiyacını karşılamak için de değerlendirilmelidir.