Maliyeti yüksek olsa da getirileri çok güzel olan yenilenebilir enerji kaynakları hususunda çalışmalar hız kazanmış durumda. Holdingin yöneticileri bu konuda herkese iş olanağı bulunduğunu ve yatırımcıların yatırımlarını bu yöne çevirmesi gerektiğini belirtiyor. Enerjinin en temiz hali olduğu görülen rüzgar enerjisi gibi diğer yenilenebilir enerji kaynaklarının da gelişmesiyle dışa bağımlılık azalacak ve uzun vadede maliyeti oldukça düşük miktarlarda olacaktır. Türkiye’nin enerji krizine yakalanmaması için rüzgar enerjisinin bile yeterli olduğu ve artık yatırımların ve teknolojik gelişmelerin bu konuya yoğunlaştırılması gerektiği de bir diğer belirttikleri nokta. Rüzgar enerjisi bizi özgürleştirecek bir teknoloji olacak.
Türkiye rüzgar enerjisi sağlama konusunda oldukça elverişli bir coğrafyada yer almaktadır. Ayrıca ülkemizin rüzgar haritaları neredeyse yılın tamamında elektrik üretilebileceğini gösterir nitelikte. Dolayısıyla buradan da anlaşıldığı gibi rüzgar enerjisi kesintisiz bir enerji kaynağıdır. Bir rüzgar enerji santrali kurabilmek için çok hassas ve incelikli testlerden geçmek gerekiyor. Bu konudaki testlerin içerikleri çevreye verdiği zararlar, hayvanların doğal yaşamlarına verdikleri etkiler temelli olarak yapılıyor. Test içeriklerine göre özellikle kuşların göç yollarına büyük özen gösteriliyor. Yapılan testlerde arabalar, uçaklar ya da yüksek binalarımız sonucu ölen kuş sayıları da düşünüldüğünde rüzgar enerji santrali için çıkan oran yok denecek azdır. Ayrıca rüzgar enerji santrali gürültüsüz bir enerji kaynağıdır. Çıkardığı ses evlerimizdeki beyaz eşyaların motor sesleri kadardır.
Ancak yine de rahatsızlık duyulması muhtemel olacağından santraller yerleşim yerlerinden çok uzağa alınmakta ve böylece kimsenin rahatsız olmaması sağlanmaktadır. Elektrikli aletlerin kullanımına da engel olacağı noktasında yaygın kanı bulunan rüzgar enerjileri konusunda oldukça yanlış bilinmektedir. Mesafe 20 metreyi geçtikten sonra hiçbir engellenme mevcut değildir. Ayrıca rüzgar enerji santralleri kurulduğu bölgelerde geniş tarımsal araziler olduğundan buralarda tarım yapılması da mümkündür. Rüzgar enerjileri oldukça temiz ve atıksız olduklarından, çevrelerindeki tarımsal bölgelerde tarım yapılmasına hiçbir engel bulunmamaktadır. Radyasyon etkisi de çok dar ve kısıtlı bulunan rüzgar enerjilerinin insanlara hiçbir zararı yoktur. Rüzgar enerjilerinin değerlerini çok iyi bilen ve benimseyen Aero Rüzgar Endüstrisi yatırımının tamamını bu yöne çevirmeyi amaçlamaktadır. Rüzgar enerjisi bir ülke için en temiz, en güvenilir, yenilenebilir bir çözüm olduğundan bu teknolojiye geçmemiş her ülke bu yönde adım atmak için çalışmalara başlamalıdır.
Piyasa payının çoğunluğunu ele geçiren Çin yükselen değerin ne olduğunu anlamış gibi görünüyor. Bu konuda Çin’i takip eden ise Amerika. Hindistan ise yoksulluğuna rağmen yükselen değerin farkına varmış ve sektörde yerini almış ve enerji miktarının payını artırmıştır. Birçok devlet Türkiye’de dahil olmak üzere bu devleri takip etmekte ve kendisine pay almaya çalışmaktadır. Aero Rüzgar Endüstrisi tam bu konuda Türkiye’yi kalkındırmak ve ülkemize en güvenilir enerjiyi sunmak için yepyeni projelere kendini hazırlamaktadır.