Havayı İçme Suyuna Çeviren Güneş Paneli

Source panelleri, standart fotovoltaik paneller gibi herhangi bir binanın üzerine kurulabiliyor. Sadece güneş enerjisi toplamak yerine, güneş ışınlarını kullanarak suyu havadan çekebiliyor. Her güneş paneli günde 10 litreye (2,64 galon) kadar su çekme potansiyeline sahip. Her source dizisi, iki hidro panelin çevrelediği standart bir güneş panelinden oluşur. Yukarıdaki videoda The Verge tarafından açıklandığı gibi, dizinin merkezinde yer alan fotovoltaik fan ile sistemin hidro panellerle olan iletişimini yönlendirir. Hidro paneller, ısı üretebilen ve havadan nemi emebilen iki farklı  materyalden oluşur. Paneller, içerisinde bulunan 30 litrelik rezervuara, kalsiyum ve magnezyum ile mineralize edilmiş su depolayabilir.

Oluşan su doğrudan bir içme suyu boru hattına bağlanabilir. Tahmin edebileceği gibi, atmosferdeki nem miktarı ve mevcut güneş enerjisi, panelin verimini etkileyecektir. Ancak Zero Mass Water, düşük nem ve kurak bölgelerde bile panellerden etkili bir şekilde faydalanılabileceğini söylüyor. Şirketin CEO’su Cody Friesen, düşük nem konusu için şirketin merkezindeki panel dizisini örnek olarak gösterdi. “Arizona, Scottsdale’deki Zero Waste Water merkezindeki panel dizimiz, düşük nem oranına rağmen suyun yıl boyunca olmasını sağlıyor. Phoenix-Metro alanı yaz aylarında % 5 bağıl nemin altında kaldığında bile SOURCE bu inanılmaz derecede kuru koşullarda hala su üretebilme potansiyeline sahip “dedi.

Bilim insanları paylaştığı raporlarda, insanlığın 2030 yılına gelindiğinde içme suyu bulabilmek için büyük sorunlar yaşayacağına yer veriyor. Birleşmiş Milletler‘in 2015’te yayınladığı raporda, önemli bir küresel politika değişikliği olmadığı sürece 2030 yılına kadar insanlığın ihtiyacı olan suyun yalnızca yüzde 60’ına sahip olacağı belirtiliyor. Artan nüfus, tarım alanlarındaki yanlış sulama politikaları gibi nedenlerden dolayı su rezervleri giderek insanlık için yetersiz kalıyor. Bununla beraber iklim değişikliğinin su kaynaklarına olan etkisi de ciddi boyutlara varıyor. Küresel ısınmaya bağlı olarak dünya genelindeki yağış modelleri değişim gösteriyor.